Karı koca ilişkileri
Bunun gibi, ey kadınlar sizde kocalarınıza bağımlı olun. Öyleki, kimileri Tanrı sözüne inanması bile, Tanrı korkusuna dayanan temiz yaşayınızı görerek söze gerek kalmadan karılarının yaşayışıyla kazanılsınlar. Süsünüz Örgülü saçlar, altın takılar, güzel giysiler gibi dışla ilgili olmasın. Gizli olan iç varlığınız, sakin ve yumuşak bir
ruhun solmayan güzelliğiyle süsünüz olsun. Bu, Tanrı’nın gözünde çok değerlidir. Çünkü geçmişte umudunu Tanrı’ya bağlamış olan kutsal kadınlar da kocalarına bağımlı olarak böyle süslenirlerdi.
Örneğin Sara İbrahim’i “Efendim” diye çağırır, sözünü dinlerdi. İyilik eder, hiçbir tehditten yılmazsanız, sizde Sara’nın çocukları olursunuz. Bunun gibi, ey kocalar, sizde daha zayıf varlıklar olan karılarınızla anlayış içinde yaşayın. Tanrı’nın lütfettiği yaşamın ortak mirasçıları oldukları için saygı gösterin. Öyleki, dualarınıza bir engel çıkmasın. (1 Petrus 3: 1-7)
YORUM
Bu dönemde ve bu konuda herşeyin değiştiği için, artık kimin kim olduğunu, neyin ne olduğunu, ve kimin ne istediği ve kimin haklı ve haksız olduğu artık bilinmiyor ve söylenmiyor, veya hiçte önemi yok artık sanırım. Çünkü herkes iki tarafta birbirlerine olan önce sevgi, saygı, güven, ilgi, önem, fedakarlık, ve Birlik yok olmuştur.
Eşlerin ve insanların arasında, Sevgi kelimesi, Afet özürdilemek, ve Teşekkür etmek kelimeleri artık bilinmeyen kelimelerdir.
Her iki taraf bencil ve önce kendini haklı çıkarmak istiyor. Ve her biri diğer eşinden önce o kendisinden özür dilemesini ister.
Bencillik ve aptalca düşünceler. Bizler Kendimizi düzelteceğimizi ve eşimize bununla örnek olaçağımıza ondan değişmesini isteriz. Bizler hatalarımızı gururdan kabul etmiyor, sadece eşimizin hatalarını görüyoruz. Evet İbrahim ve Sara gibi olamayız, çünkü bizler kendimizi Avrupalı ve modern yapmak istediğimiz için herşeyi değiştirdik. Çünkü herşeyden önce bencil olduk, herkes önce kendini düşünüyor, arada birde gurur girince o zaman herşey bitmiştir.
Eşler aralarında artık konuşmuyor, problemlerine dertlerine insan gibi oturup çözüm bulmuyorlar. Sonunda çocuklarını düşünmeden gururdan ve anlaşmazlıktan boşanmaya başlarlar. Peki ortada kalan çocukların incitilen yüreklerini görüyorlar mı? Onlara bu konuda ne istediklerini soran oldumu? Hayır. Çünkü herkes sadece kendini düşünüyor. Bu konuda işte insanların şeytanın isteğine uyuyor ve şeytanın buyruklarını yerine getiriyor. Bunun için şeytanı ne kadar mutlu ediyorsunuz ve siz de ne kadar mutsuz olduğunuzun farkındamısınız? Eğer içimizde Alçakgönüllü olmuyorsak herşey çok zor geçecek. Bunların hepsi bu şekilde oluyor çünkü artık herkes Tanrı’dan uzak yaşamaya başladı, herkes Tanrı’nın istediğini ve buyruklarını klasik ve modadan geçmiş ve onlara göre olmadığını düşündükleri için oluyor, veya Tanrı’nın ve O’nun Kilisesine ve Gizemlerine katılmadan hristiyan olarak görevlerini yerine getirdiklerini sanıyorlar. Yok öyle değil. Tanrı’dan uzaklaşan ve Tanrı’nın istediği ve buyurduğu gibi yaşanmıyorsa o zaman şeytan bizi alır vs istediğini yapar.Tanrı’dan uzak hiç kimse ne sevgiyi, ne mutluluğu, ne doğruyu nede başka birşeyi buldu.
(Ortodoks Kilisesi’nin öğretileri ve gelenekleri grubunun bir yazısıdır)
Karı koca ilişkileri