/ Pazar Vaazlarι / Kutsal okumalar

Kutsal okumalar

Kutsal okumalar

 

13/2/2022

İlahi Litürjinin ilk Kısmı olan “Sözün Litürjisi” olarak adlandırıldığı gibi, Tanrı’nın Sözünü dinlemeyle doruk noktasına ulaşır. Tabii ki, Rab’bin Kendisinin de insanlarla konuştuğunu biliyoruz, fakat aynı zamanda öğrencilerini çevredeki kasaba ve köylere, onlara öğrettiklerini vaaz etmeleri için gönderirdi.

Benzer şekilde, İlahi Litürji’de, Okuyucu önce Yeni Ahit’in Elçisel okumalarından (Elçilerin Mektuplarından) bir pasaj, ardından da Diyakoz veya Rahip dört kutsal İncil’den belirli bir pasaj okur. Mesih’in Kendisi bizimle Kutsal İncil aracılığıyla konuşur.

Bu nedenle O’nu dikkatle dinlemeliyiz. O’nu dinlemek ile kalmamalı, aynı zamanda Mesih’in sözlerini kalplerimizde tutmaya ve onları uygulamaya çalışmalıyız. Bu amaçla Kilise, kendisine mensup olanların/çocuklarının zihinlerini meşgul eden diğer konulardan temizlemelerine ve Tanrı’nın birazdan okunacak olan sözlerini tüm dikkatleriyle dinlemelerine yardımcı olmaya çalışır. Diyakoz, Elçilerin Mektuplarından belirlenen pasajın okunmasına başlamadan önce kilise cemaatine “Dikkat edelim” diye seslenir.

İkinci uyarı: “Hikmettir” ve yine “Dikkat edelim” uyarısını tekrarlar. Benzer ve hatta daha yoğun tavsiyeler, Kutsal İncil’in okunmasından önce de inananlara yöneltilir: Hikmettir. Kutsal İncil’i ayakta dinleyelim. Hepinize selâm olsun. Ek olarak, Rahip, Kutsal İncil’i okumadan önce, insansever Rab’den bize Tanrı bilgisinin pak ve saf ışığını vermesini ve O’nun İncil’inin anlamlarını kavramak için ruhun ve aklın gözlerini açmasını, ayrıca şehvetlere karşı galip gelebilmemiz ve Rabbimiz’in hoşuna gideni düşünmek ve yapmak için O’nun emirlerine karşı derin bir saygıyı kalplerimize yerleştirmesini istediğimiz özel bir dua okur.

Kutsal Pederler, Tanrı bilgisi yolunda ilerlemek için, bizi O’nu hoşnut eden şeyleri düşünmeye ve yapmaya ve ilahi Lütuf’un sağladığı araçlarla, günahkar bedensel arzuları aşmak için çabalamaya teşvik eder. Aziz Altın Ağızlı Yuhanna özellikle şöyle yazar: “Bedensel arzular ateş gibidir, söndürülemez ve durmak bilmeyen ateş. Bedensel arzular, kızgın ve öfkeli bir köpek gibidir; onu bin kere kovalarsanız, bin kere üzerinize atlar ve ayrılmaz” (PG 50 : 677).

Bu zor mücadelede elimizdeki silah Tanrı korkusudur. Bizi aklın ve kalbin paklığına, Tanrı’nın bilgisine ve paydaşlığına götürür. Bedensel arzuları ve şehvetleri inkar edip çiğnedikten sonra manevi bir hayat sürdürebiliriz. Bu saf yaşam biçiminde, insansever Efendimize tevazu ile yaklaşabiliriz.

Bu koşullar altında, Müminin ruhunun ekili tarlasına düşecek olan İncil’in tohumu, İncil’i işitince, Rab’bin Toprak Örneğinde dediği gibi yüz kat daha fazla meyve verecektir (bkz. Luka 8: 8).

Elçilerin Mektuplarından seçilen pasajın okumasının akabinde, menkıbe okumalarının vasıtasıyla Tanrı’nın Sözü’nün müminlere yaşattığı sevinç, “Rab’be övgüler sunun” anlamına gelen “Alliluia” ilahisi ile tecelli etmektedir.

Alliluia, belirli mezmur ayetleriyle birlikte ağır makamda terennüm edilirken, Diyakoz, Güzel Kapı’dan Kutsal Bema’yı ve Kiliseyi tütsüler. Böylece, “tütsü ve ruhsal ezgilerle” Rab’bi karşılamaya ve O’nu dinlemeye hazırlanırız. Tütsüyü Kutsama duası, tütsünün amacını da ortaya koymaktadır: “Ey Mesih Allahımız, sana manevi güzel koku olarak tütsü sunarız, onu semavi sunağına kabul ederek karşılığında bize Pekkutsal Ruh’un lütfunu gönder”.

Diyakoz, Rahibin kutsamasıyla Kutsal İncil’i aldıktan sonra, yanan mumlar eşliğinde Ambon’a çıkar. Güzel Kapıda duran Rahip ise şöyle der:

Hikmettir. Kutsal İncil’i ayakta dinleyelim. Hepinize selamet olsun. Halk da cevaplar: Ve senin ruhuna.

Rab’bin Kutsal İncil ile bizimle konuşmasını ayakta dinlemeye yönelik teşvik, Tanrı’nın sözünü anlamak için zihnin dünyevi olandan daha yüksekte durması gerektiği anlamına gelir. Bu zamanda tüm dünyevi uğraşlarımızı bir kenara bırakalım ve her gün başımıza bela olanlardan çok daha önemli meseleler hakkında konuşmak için Mesih’in karşımızda durduğunu hissedelim. Mesih Semaların görkeminden ayrılıp bize sıradan sözler değil, yeryüzünde ve cennetteki mutluluğumuzun bağlı olduğu gerçekleri anlatmak için dünyaya geldi. Kısır hayal kurmayı ve dalgınlığı bırakalım. Rabbimizin lütuf saçan ağzından çıkan ve düşmanlarını bile hayran bırakan her sözü dikkatle dinleyelim. Rab, Kendisini tembelce değil, dikkatle, şevkle ve hürmetle dinlememizi ve bizden yapmamızı istediği şeyi yapmamızı istiyor.

Kutsal İncil’in okuması, güçlü ve melodik bir “Hamdolsun sana Rab, hamdolsun sana” ile sona erer.

Bu noktada, bir şeye açıklık kazandırmak isterim. Yüzyıllar boyunca Kilise, Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’nın dört İncilinden yıl boyunca kiliselerde her gün okunan münferit pasajları seçmiştir. Yılın sabit tarihlerinde kutlanmayan bayramlara denk gelen özel durumlarda, hangi pasajın seçileceği belirlenmiştir. Bütün bu pasajlar okundukları sırayla Kilisemizin İncil Kitabına kaydedilmiştir. Ancak bir yıllık süre, dört İncil’in tüm içeriğini okumak için yeterli değildir. Aynı şey Elçilerin Mektuplarını içeren litürjik kitap için de geçerlidir. Bu nedenle, bir Hıristiyanın Yeni Ahit’ten bildiği şey, kilisede işittiği şeydir. Kutsal Kitap hakkında tam bir kişisel bilgi edinmek için, kendisi gerekli gayreti göstererek, Yeni Ahit’in geçerli, Kilise tarafından onaylanmış bir metnini edinmeli ve her gün Yeni Ahit’in bir bölümünü dikkatlice okuyarak başlamalıdır. Her gün ve günlük çok yönlü mücadelesine çok fazla güç, aydınlanma ve lütuf elde edecek.

20. VAAZ, İLAHİ LİTÜRJİNİN YORUMLANMASI

Pisidia Metropoliti Sotirios

 

Kutsal okumalar