Yeni yılın şafağında
Yeni yılı karşılamak her imanlıya sözleri ve işleriyle egemenlik süren yaşamın destekleyicisi Tanrı’ya şükranını ifade etmesi için fırsat verir. Yeni yıl, sonsuz bilgeliği ve yaşayan sevgisiyle sevginin Tanrısını, Kutsal Ruh aracılığıyla beden almış Sözü tanımamız için bize bir şans gibi verilir.
Tanrı’yı tanıma “Herkesin ortak yararı için” (1. Korintliler 12:7) faaliyet gösteren Tanrı’nın mükemmel bir hediyesidir. Bundan dolayı Kilise her zaman “Ya RAB, harekete geçmenin zamanıdır”, (Mezmur 119:126), diyerek beyanda bulunur. Yani her dönemde ve her çağda, Tanrı, insanın kurtuluşu için faaliyet gösterir.
Bizim yanıtımıza gelince, yeni yıl, yaşamımızın her anında ve durmaksızın, güzel ve faydalı işler yapan Rabbimize aynı güzellikte yanıt vermek için yeni bir şans demektir. Sevgisine sevgiyle, mütevaziliğine mütevazilikle, hoşgörüsüne hoşgörü ve bağışlayıcılıkla karşılık vermenin zamanı. O’nun bize bahşettiği görünen ve görünmeyen sonsuz armağanlarına tövbenin mutluluk gözyaşları, tutkuyla dua ederek, en önemlisi de, Mesih’in fedekarlık dolu sevgisinin belirtisi olan Son Akşam Yemeğine yani Kutsal Litürji’ye katılım sağlayarak karşılık vermenin zamanı.
Yeni yaşam biçimi olarak Kilise
Tanrı sevgisinin yaşam veren gücüyle bizleri çevreliyor bu yüzden de bu dünyadaki yaşamımızı ve yürüyüşümüzü iyimserlik, umut ve neşeyle düşünmeye borçluyuz. Hristiyan imanı, Tanrı’nın insan için sevinçli iletisi anlamına gelen “müjde” olarak nitelendirilir. Bu ilanın içsel gücü İsa Mesih’tir. İnsan iman ile umudunu O’na bağlayarak, “yeni yaratılışı giyinerek O’nun benzeyişini” (Koloseliler 3:10) alır, böylece Mesih olmaksızın yaşamın kaybolduğu kaostan çıkıp gelir ve varlığı Mesih aracılığıyla anlam kazanır. Varlık o zaman, Tanrı ve buna ek olarak insanla, komşusuyla birlikte var olmak, ilişki, paydaşlık haline dönüşüyor ve yaşam, Mesih’in ışığıyla aydınlanarak içsel her karanlığı yok eder.
İncil’in mesajını çarpıtmanın tehlikeleri
Havari Pavlus yaklaşık 60-62 yıllarında Batı Küçük Asya’da bulunan bir şehir olan Kolossai’nin Hristiyanlarına yazarken, Kilisenin bünyesinde yer edinmeye başlayan bazı heretik öğretilerin yarattığı tehlikelerden söz ediyor. Bu yüzden, elçisel okumada onlara, “Dikkatli olun! Mesih’e değil de, insanların geleneğine ve dünyanın temel ilkelerine dayanan felsefeyle, boş ve aldatıcı sözlerle kimse sizi tutsak etmesin” (Koloseliler 2:8) dediğini işitiyoruz. Söz konusu heretik öğreti sözde üstün bilgi olarak “felsefe” adıyla anılıyor ve Tanrı, dünya, insan hakkında öğretilere sahip. Daha iyi ya da daha kötüsü için insanları etkilediğini varsaydıkları, bedenin ve maddi malların küçümsenmesi, “meleklerin dini”, yani “dünyasal unsurlar” olan ruhlara ve güçlere tapınmak gibi Mesih’in müjdesiyle çelişen hükümler içeren öğretilere inanıyorlardı. Aynı zamanda İncil’in mesajını ve Mesih’e göre yaşamı değiştirerek Mesih’e iman etmeye de izin veriyordu.
Bu nedenle Havari Pavlus, Mesih’in tüm yaratılış üzerindeki üstünlüğünü ve efendiliğini vurgular. Her şey varlığını Mesih’e borçludur. Bu onların mutlak hedefidir. Pavlus, tüm tanrısallığın bedensel olarak Mesih’te ikamet ettiğini, bilgelik ve bilginin tüm hazinelerinin O’nda saklı olduğunu söyler. Kilisenin ve Azizlerimizin geleneğine göre, Mesih’in Gerçeğini olduğu gibi korumak ve O’na göre yaşamak bize bağlıdır. Bunu Yeni Yıl için ve yaşamımızın tüm yılları için en iyi ulaşılması gereken hedef olarak görüyoruz.
Arhimandrit N. K. Foni Kiriou (Rabbin Sesi) 1 numaralı broşüründen alıntılanarak tercüme edilmiştir. 01 Ocak 2023
Yeni yılın şafağında