/ Pazarın Sesi / Kilise birliğinin parçalanması

Kilise birliğinin parçalanması

Pavlus, Korintlilere Birinci Mektubunda, Korint Kilisesi’nin birliğini tehdit eden tutumları iyileştirmeye gelmektedir.
O, uyum ve birlik talep ederken, bencil tutum ve davranışlardan kaynaklanan çekişmelerden duyduğu üzüntüyü dile getirir.
Pavlus öğretmektedir ki, hepimiz Mesih’e aitiz, O’nun adıyla vaftiz edildik. Bu nedenle, ruhsal rehberliğimizle görevlendirilmiş kişilere aşırı şekilde bağlanmamız, onların çeşitli lütuflarından etkilenerek bu bağlılığı körü körüne sürdürmemiz kabul edilemezdir.

Bölünme sorunu, daha en başından itibaren Kilise’nin hayatını meşgul etmiştir, çünkü birçok kişi onun birliğini baltalamıştır. Aynı sorun, Kilise’nin tarihsel yolculuğunu da takip etmiş ve Rabbimizin büyük kaygısını haklı çıkarmıştır. Rab, büyük ıstırabının saatinde, safları içindeki birliğin korunması için içtenlikle dua etmiştir (Yuhanna 17:11). Pavlus’un sözlerini hareket noktası alarak, Kilise’nin birliğini yıkıcı şekilde etkileyen unsurları vurgulayacağız.

 

Bölünmeler ve sapkınlıklar

Bölünmenin ilk unsuru şizmalardır (bölünmeler). Bunlar, ilham verenlerinin gururundan kaynaklanan ve aynı zamanda dini fanatizm ortamının ve gerekçesiz bir aşırı muhafazakârlığın beslenmesinden doğan, idari nitelikte ayrılıklardır. Bu durum, idari düzenin sorgulanmasına ve Kanonik kilise otoritesine karşı itaatsizliğe yol açar. Şizmalar, imanın birliğine doğrudan saldırmasa da, Kilise’nin özünü bozar ve sevgiyi yaralar. Bu nedenle Aziz İoannis Hrisostomos (Altın Ağızlı Yuhanna) vurgular ki: “Tanrı’yı, Kilise’nin bölünmesi kadar öfkelendiren hiçbir şey yoktur. Tartışmadan, çekişmeden ve Kilise’nin, Mesih’in “kaftanının” parçalanmasından daha kötü bir şey yoktur. Öyle ki, O’nu çarmıha geren askerler bile bu kaftanı parçalamaya cesaret edememiştir.” Ayrıca, “şizmanın günahını şehitliğin kanı bile silemez” diye ekler. (yani Kilisede şizma yaratan kişinin günahını hiçbirşey temizleyemez, kendisinin din şehidi olması ve Mesih için kanını vermesi bile)

 

İkinci unsur ise sapkınlıklardır (heresiler). Bunlar, imanın ilkelerini ihlal eder ve Kutsal Kitap ile Kutsal Gelenek’te korunan doğru öğretiyi bozar. Sapkınlık, kurtuluş perspektifini yok eden bir yanılgıya (aldanışa) götürür. Merhum bir üniversite profesörü şöyle derdi: “İmanımızı ve kurtuluşumuzu hiçbir şey sapkınlıktan daha fazla tehdit etmez.” Yanılgı –her türlü yanılgı– imanı karartır veya tahrif eder; insanı kurtaramayacak bir “imana” yönlendirir, onu Üçlübirlikli Tanrı’nın yaratılmamış lütfuyla birleştiremez, çünkü bu durum küfür (blasfemi) olarak işler. Tanrı’dan gelen “hakikat ruhu” ve şeytandan gelen “aldanış ruhu” vardır (1. Yuhanna 4:6). Kilisemizin pastoral (ruhani) hizmetinin amacı, insanı “aldanış ruhu”ndan korumaktır. Çünkü Rabbin kardeşi olan Aziz Yakobos’un (Yakup) dediği gibi (Yakup 5:20) “Bir günahkârı yanlış yolundan döndüren kişi, onun ruhunu ölümden kurtarır ve birçok günahı örter.”

 

Yaşlı Ruhani Liderler (Gerontizm) ve Bölünmeye Etkileri

Üçüncü unsur ise gerontizmdir. Bu, Kilise üyelerinin, Mesih’in himayesi altında değil, mutlak otorite olarak görülen bir yaşlı ruhani liderin (gerondanın) etrafında gruplaşma eğilimidir; bu kişinin sözü “İncil” gibi kabul edilir. Çoğu zaman bu olgu, bizzat bu yaşlı ruhani liderler tarafından körüklenir çünkü bu şekilde kendi boş gururlarını tatmin ederler. Oysa bir ruhaninin görevi, taraftar toplamak değil, çocuklarını Mesih’e yönlendirmektir. Kendisi, inananları Mesih’le birleştiren bir merdiven olmalı, günah sebebiyle aralarına örülen duvarları yıkmalıdır.

Yukarıdakilerden de anlaşılacağı üzere, Kilise’nin birliğini tehdit eden ve zaman zaman farklı şekillerde ortaya çıkan ayartmalardan (fitne ve tuzaklardan) kaçınmak için büyük bir ayırt etme yetisi (disiplin) ve dikkat gereklidir. Unutmayalım ki biz insanlara değil, Kurtarıcımız Mesih’e aitiz. Fanatik ve öznel insan öğretilerini değil, çağlar boyunca canlı ve bozulmadan kalan Mesih’in Müjdesi’ni (İncil’ini) takip ederiz.

 

Arhimandrit E. Oik. Foni Kiriou (Rabbin Sesi) 31 no’lu broşürden alıntılanarak tercüme edilmiştir  03 Ağustos 2025 Pazar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kilise birliğinin parçalanması