/ Pazar Vaazlarι / Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(30)

Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(30)

Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(30) 

 

 

TOMAS HAFTASI 5/5/2019

(Elçi İşleri 5:12-20)

 

Bugünkü Elçilerin İşleri kitabından okunan pasajda kutsal Elçi Luka Yeruşalimdeki ilk Hristiyanların yaşamından bazı ilginç bilgileri bizimle paylaşıyor. Pentikost’tan sonra Hristiyanların sayısı beş bine çıkmıştır. Bu, Elçilere karşı çıkan (ve Mesih’i çarmıha germiş olan) Yahudi önderlerin zulümlerine rağmen gerçekleşti. Buna rağmen Hristiyan cemaati durmadan genişliyordu!

Başlarda Hristiyanlar Yerulaşim tapınağının, halk arasında «Süleyman’ın mabedi» olarak adlandırılan bir kanadında toplanıyorlardı. Orada onlar dua ediyor ve Elçilerin vaazlarını dinliyorlardı. İlginç olan şu ki, Hristiyan olmayan Yahudiler onların tapınakta bulunmalarına karşı değillerdi. Tersine, Hristiyanlar arasındaki sevgi ve onların iyi tavırları insanlar üzerinde olumlu etki yaratıyordu. Öyle ki bazıları elçilerden vaftiz olmayı bile talep ediyorlardı. Böylece, «Rab’be inanıp topluluğa katılan erkek ve kadınların sayısı giderek arttı» (bkz. Elçi İşleri 5:14).

Rabbin Kendi Elçileri aracılığıyla yaptığı sayısız mucize, Kilisenin büyümesinde etkili olan bir faktördü. Mesih’in Kendisinin, topluma hizmeti sırasında gerçekleştirdikleri, O’nun Göğe Çıkışı’ndan sonra da devam etti. Fark, bunun «Elçilerin elleriyle» (Elçilerin İşleri 5:12) gerçekleşiyor olmasıydı. Daha da şaşırtıcı olan, bu mucizelerin bazılarının, Kutsal Müjde Kitaplarında anlatıldığı gibi Rab’bin Kendisinin yaptığı mucizelerden daha büyük olmasıydı. Ve kimse buna şaşırmasın! Rab bunun böyle olacağını öğrencilerine önceden söylemişti: «Size doğrusunu söyleyeyim, Benim yaptığım işleri (ve daha fazlasını), bana iman eden de yapacaktır. Çünkü Ben Baba’ya gidiyorum. Benim adımla Baba’dan ne dilerseniz yapacağım » (Yuhanna 14:12–13).

Elçiler aracılığıyla gerçekleşen bu «daha büyük işler» nedir? Yeruşalim’den ve çevresindeki şehir ve köylerden İsa’nın öğrencilerinin hastaları (ciddi hastalıkları olanları bile) iyileştirdiklerinin duyumuyla ilgileri çekilip gelen insanlar hastalarını şilteleriyle ve yataklarıyla getiriyorlardı ve duyduklarına göre Elçilerin geçmeleri gereken sokaklarda yatırıyorlardı.  Onları bunu yapmaya iten ne idi? «Yoldan geçen Petrus’un hiç değilse gölgesi bazılarının üzerine düşsün diye (iyileşmek için)» (Elçilerin İşleri 5:15). İnsanlar Elçilere «kötü ruhlardan acı çekenleri» bile getiriyorlardı ve «hepsi iyileştirildi» (Elçilerin İşleri 5:16).

Bütün bu müthiş olaylar hastaları ve çevrelerindeki insanları Mesih’e iman etmeye teşvik ediyordu. Bunun yanında, onlar Elçilere, öncesinde Yahudi önderlerinin sonrasında ise putperestlerin zulümlerini cesurca karşılamaları için moral veriyorlardı. Sonuç olarak, Elçiler cesaretle Mesih’in Müjdesini yaymaya devam ediyorlardı. İncil yazarı Lukas, ileride, Hristiyanların sayısının artışından rahatsız olan Yahudi önderlerinin öfkesinden bahsediyor. Onlar Elçileri yine tutuklayıp zindana attılar. Fakat gece «Rab’bin bir meleği zindanın kapılarını açıp… ‘Gidin! Tapınağa girip bu yeni yaşamla ilgili sözlerin hepsini halka duyurun’ dedi»; onlar ise buna uyarak ve hiç birşeyden korkmadan: «gün doğarken tapınağa girip öğretmeye başladılar» (Elçilerin İşleri 5:19-21).

Kardeşlerim, bugün Elçilerin İşleri’nde duyduklarımızdan, dikkatimizi özellikle iki şey üzerinde yoğunlaştıralım.

İlk olarak, bizim merhamet dolu ve cömert Rabbimiz İsa Mesih’in, Göklere Yükselişinden sonra bile insanları kutsamaya ve onlara acı ve ıstırap veren her şeyden iyileştirmeye devam etmektedir. Bu kurtarıcı eylem Kilise hayatının ilk yıllarda Elçilerin aracılığıyla gerçekleşiyorken devamında halefleriyle gerçekleşiyor: Kilisemizin episkopos ve papazları aracılığıyla devam ediyor. Yapmamız gereken tek şey, sadece, kalbimizden gelen, Kutsal Petrus’un gölgesine bile dokunmayı arayan insanlarla aynı olan imanla gelmemizdir.

İkinci olarak, biz her zaman Hristiyan olarak Tanrı’nın iradesine uyumlu yaşıyorsak, iman düşmanlarının tepkilerinden hiç korkmamamız gerekir. Mesih, Her Şeye Gücü Yeten olarak, hayatımızda harekete geçmeye devam edecektir. O bizi, bazen mucizeler bile yaparak koruyacaktır, Elçilerini zindandan çıkarmak için Melekleri göndererek onları koruduğu gibi. Bizim için gereken tek şey, Mesih’le olan her günkü iletişimimizi koparmamak.

    

 

 

 

 

 

 

 

Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(30)