Tanrι’yı seven, kardeşini de sevsin.
Altınağızlı Yuhanna’nın Romalılara Mektup üstünde vaazlardan
Tanrι, Oğlu’nu teslim etmiştir. Sen ise senin için teslim edilip öldürülmüş olana bir ekmek parçası bile vermiyorsun.
Peder senin yüzünden gerçek Oğlu olanı esirgememiştir. Sen ise açlıktan ölmekte iken onu görmeden geçiyorsun; ona ait olan servetleri kendin için harcıyorsun.
Bu haksızlıktan daha kötü bir şey olabilir mi? Senin için teslim edildi, senin için öldürüldü, senin için aç bir insanın yaşamını sürdü. Sana yararı dokunması için ona ait olan servetlerinden ver, yine de ona hiçbir şey vermiyorsun.
Pek çok işlerle uğraştıkları için bu şeytansı sertlikle ısrar edenler taşlardan da duygusuz değiller mi? Mesih, haça ve ölüme maruz kalmak için yoksul, yabancı, gezginci ve çıplak olmak, hapse atılmak, bitkinliğin azabını çekmek istedi.
“Senin için acı çektiğimden bana hiçbir şey vermeyeceksen diyor, yoksulluğuma acı. Şayet yoksulluk seni acındırmıyorsa, hastalık ya da tutsaklık seni yumuşatsın; bunların hiçbiri iyiliğini uyandırmıyorsa, alçakgönüllü isteğime olumlu bir yanıt ver. Çünkü senden masraflı şeyler değil, ekmek, bir sığınak, yüreklendirici sözler istiyorum.
Yine de insanlıktan uzaksan, en azından göklerdeki krallık ve sunduğum ödüller yüzünden daha iyi ol. Hiç mi bunları hesaba katmayacaksın?
En azından çıplak olduğumu görerek, doğal şekilde duygulan ve senin için katlandığım haçtaki çıplaklığımı anımsa. İlki seni etkilemiyorsa, yoksulların çıplaklığı yüzünden acısını çektiğim ikincisinin seni etkilemesine izin ver.
O zaman senin yüzünden iplerle bağlandım, şimdi ise eskinin ve bugünün bağları ile etkilenmen ve acımayı kabul etmen için yeniden senin yüzünden bu tekrarlanıyor. Senin yüzünden oruç tuttum; şimdi de bir kez daha senin yüzünden açım. Haçta çivilendiğimde susuzluk çektim; yoksulların aracılığı ile yine susuzluk çekiyorum. Bunlar veya şunlarla seni kendime yaklaştırmak ve kurtuluşun için seni merhametli yapmak istiyorum.
Sayısız iyilikler için bana borçlu olduğundan karşılığını vermeni istiyorum senden. Bir borçludan ister gibi istemiyorum; sana bir velinimetim gibi taç giydirmek ve pek az şeyin karşılığında sana göklerin krallığını vermek istiyorum.
Yoksulluğumu yok et yada “Bana zenginliği ver” demiyorum, her ne kadar senin yüzünden dileniyorsam da salt ekmek, bir giysi, açlığımı giderecek alçakgönüllü bir şeyler istiyorum.
Hapse atıldıysam, bağlarımı çözmeye ve beni oradan çıkartmaya zorlamıyorum seni; tek bir isteğim var: senin yüzünden tutuklu olanı ziyaret et. Bu iyiliğin sana göğü vermem için yeterli olacaktır. Oysa seni çok ciddi bir esaretten kurtardım ama, esir olan beni ziyaret etmen bana yetecek.
Bu olmazsa sana gerektiği gibi taç giydiremem; oysa belirli bir güven içinde tacı alabilmen için borçlu olmak istiyorum.
http://oodegr.co/tourkika/paterika_keimena/omilies_iwannou_xeysostomou.htm
Tanrι’yı seven, kardeşini de sevsin.